Amerika’da bilim insanları, mimarlık ve mühendislik sektörüne yönelik devrim niteliğinde bir buluşa imza attı. Yapılan çalışmalarda, mantarların yeraltında milyonlarca ince ipliksi yapının birleşmesiyle oluşan “miselyumu” kullanılarak, inşaat sektörü için canlı ve kendini onarabilen bir ürün geliştirdi.
Toprak altında mantarların gövdelerini birbirine bağlayan, besin emilimini sağlayan ve organik madde üretiminde rol oynayan miselyum, başlangıçta esnek ve süngerimsi bir yapıya sahipken zamanla sertleşerek taşıyıcı bir malzemeye dönüşebiliyor.
Yangına, suya ve küfe karşı yüksek dayanım gösteren bu malzeme; işlevsel, düşük maliyetli ve karbon emisyonunu azaltan sürdürülebilir bir seçenek olarak öne çıkıyor. Bu özellikleriyle, günümüzde oldukça kritik bir konu olan “ekolojik dengeyi” korumaya katkı sağlayan miselyum, başta yapı teknolojileri olmak üzere birçok sektörde alternatif bir malzeme olarak büyük heyecan yaratmış durumda…
Araştırmacılar, bu biyolojik yapı malzemesinin küresel karbon salınımına neden olan çimentonun yerine geçebilecek potansiyele sahip olduğunu ifade ediyor. Dört haftaya kadar canlı tutulabilen miselyum, içerisine kalsiyum karbonat üretebilen bakteriler eklendiğinde kemiksi ve daha dayanıklı bir yapıya kavuşuyor. Bu sayede uzun ömürlü, sağlam ve canlı bir yapı malzemesi ortaya çıkıyor.
Bilim insanları, bu yeni nesil malzemenin gelecekte hava kalitesini algılayabilen veya çatlakları kendiliğinden onarabilen yapılar için temel oluşturabileceğini düşünüyor. Yaşayan bir malzeme olarak miselyum, sadece çevre dostu değil, aynı zamanda akıllı yapılar için de umut verici bir zemin hazırlıyor.